Carlo Carra 11 Şubat 1881’de İtalya’da Alessandria Şehri yakınlarındaki Quargnento’da doğdu. Annesini çok erken kaybedişi aile dengesini de etkiledi. Babası, Carlo daha 12 yaşındayken onu Valenza Villâsı’nda ça­lışan dekoratörlerin yanına verdi. 1895 Mayısında Milano’ya giden küçük Carlo Carra, orada (sonra Brera’da profesör olan) Angelo Comolli’nin ya­nında duvarcı çırağı olarak çalışmaya başladı. Geceleri de dekoratör Lorenzoli’nin müdürlüğünü yaptığı Brera Akademisi’ne devam ediyordu. Bu devrede, vakit buldukça her pazar günü Poldi Pezzoli Müzesi’ni, Castello Sforzesco’daki Modern Sanat Galerisi’ni ziyaret ediyordu. Bu arada, o günlerin en beğenilen sanatkar­larından biri olan Mosé Bianchi ile de tanışmıştı. 1900’de Carra, o yılın en önemli olayı olan ünlü Paris Sergisi’ni görmek için Fransa’nın başkentine gitti ve bir süre orada kaldı. «Louvre», «Petit Palais» ve «Luxembourg»u defalarca gezdi ve Courbet, Delacroix, Géricault, Monet, Manet, Renoir, Cézanne ve Gauguin onu çok etkilediler. Bu ünlü sanatçıların eserlerine hayran kaldı.

O yıl Londra’ya da gitti, sadece resimle değil, fakat politikayla da ilgileniyordu. Bazı anarşistlerle de ah­bap olduysa da araları çabuk bozuldu ve bir daha onlarla temas etmedi. Londra’da da bütün müzeleri ve eserleri bir bir inceledi, bilhassa Constable ve Turner’i beğeniyordu. Milano’ya dönünce yine dekoratörlüğe devam etti. 1902’de Milano’daki Ottolini Villası’nm içini dekore et­ti. Bu arada resim denemeleri üzerindeki çalışmalarını da bir hayli ilerletmişti. 1902 yılı kışında babasının bir tablosunu yapmak için çalışmalara başladı. Tabloyu 1903 yılı başında bitirdi. Bu tablo ona takip edeceği yolu da göstermiş bulunuyordu. O, usta bir dekoratörden ziyade değerli bir ressam olmaya namzetti. 1904’te Carlo Carra Farini sokağında öldürülen anarşist Galli’nin cenazesine katıldı. Bu arada meydana gelen çarpışmalar ruhuna çok tesir etti. Bu etkiyledir ki daha sonraları «Anarşist Galli’nin Cenaze Töreni» adını verdiği ilk fütürist tablosunu yaptı.